SON DAKİKA
ileri'den 25 Kasım Kadına Yönelik…
Akın'dan 24 Kasım Öğretmenler Günü…
Çerçi'den 24 Kasım Öğretmenler Günü…
Dermanbaba’nın sosyal medyadaki çağrısına cevap…
‘MAĞDURLARIN ÖDEMESİNİ YAPACAĞIM’Ceylan Karavil AVM’de faaliyet gösteren Bellona ASR mobilya adındaki işletme içinde bulunan 500 Bin lira değerindeki malını bırakarak işletmesini neden kapattı? gerçekten de piyasayı dolandırdı mı? Kaçtı mı, kapatmak zorunda mı kaldı? Mağdur vatandaşların ödemelerini yapacak mı? Olayın perde arkasında kimler ve ne tür yapılar var? Firma yetkilisi Mehmet Veysi Tunca’nın iddiaları doğru mu? Hedef Ak Partiye gönül verenler mi?İşte bu can alıcı röportajdan ana başlıklar:
BEŞENK: Şahsınız ve kardeşlerinizin birlikte işlettiğiniz Ceylan Karavil AVM’de bulunan Bellona ASR mobilya mağazası ile ilgili olarak vatandaşları dolandırdığınız ve kaçtığınız iddiaları gündemde. Bu konu ile ilgili olarak hakkınızda nitelikli dolandırıcılık davaları açıldı. Neden bu aşamaya geldiniz?
M. VEYSİ TUNCA: Bellona markası olan Karavil’in bayisiyiz. Bu sıkıntılı sürecin, bu aşamaya gelmesi bir buçuk yıl öteye dayanıyor. Biz belli zamanlarda Bellona bayileri ile toplantılar yapıyorduk, bu toplantılara Karaviller başkanlık yapardı. Onlarla birlikte marka müdürleri toplantılara katılırlardı. Gerçekleştirilen bu toplantıların bir kaçı Doğu ve Güneydoğuda olan olaylar sırasında gerçekleşti. Bu olaylar yaşanırken Sayın Cumhurbaşkanı ve Ak parti belli bir kesim tarafından hedef alınıyordu. Bu toplantılarda da malum şahıslar Cumhurbaşkanına ağza alınmayacak laflar ediyorlardı, karşı olduklarını belirtiyorlardı. Şahsımda bu hakaretlere dayanamıyordum, karşılık vererek Cumhurbaşkanımızı, Ak Partiyi savunuyordum, icraatlarını anlatıyordum.
BEŞENK: Bayi toplantısı yaparken bu nasıl oluyordu da hakarete varan bir boyuta ulaşıyordu?
M. VEYSİ TUNCA: Biz toplantılarımızı genelde yemekli yapıyorduk, toplantılar da restaurantlarda gerçekleştiriliyordu. O esnada televizyonda haberler sırasında bir olay aktarılırken veya Cumhurbaşkanımızın konuşması olurdu o esnada refleks gösterip laflarını söylerlerdi. Bende bu hakaretlere dayanamayıp savunmaya geçiyordum. Tabi süreç içersinde bana karşı olan tavırlarının değiştiğini de fark ediyordum bu konulardan dolayı.Bu savunmalar tartışma boyutuna ulaşınca da bize zorluklar çıkartmaya başladılar. Atıyorum, yavaş, yavaş ürünlerimizi geciktirmeye başladılar. Siparişlerimizi verdiğimizde sipariş sepetimizi 1 hafta ile 1,5 ay arasında kapalı tutuyorlardı. Siz bir müşteriye ürün satarken o ürün hazır değilse ve sipariş aşamasına geçilecekse döşeme guruplarında bekleme süresi bir ay, panel gurubunda da 40-45 gün teslim sözü veriyorduk. Düşünün daha sipariş aşamasında 1 ay sonra onayladığını düşünürsen zaten müşterinin teslimat tarihi gelmiştir ve o siparişi verememişsin. Haliyle müşteriye bazen 1 ay, bazen 2 ay gecikmeli ürün teslim etmek zorunda kalıyorduk. Tabi bu aşamada çoğu siparişlerde müşteriler tarafından iptal ediliyordu. Bu ve benzer sıkıntılar kademeli olarak artırılmaya başlandı. Bize kasıtlı olarak hatalı ürünler gönderiliyordu. Bu sıkıntılardan dolayı bizi bir depocuya yönlendirdiler, depocu ürünleri size göndermiş dediler. Biz o depocu ile görüştüğümüz zaman bize verdiği cevap aynen şu; Ben bu hasarlı ürünü Boydaklara geri gönderemiyorum, haliyle size göndereceğim diye kendi beyanı var biz onu Karavilin yetkililerine iletmemize rağmen hiçbir sonuç alamadık.
BEŞENK: Yaptığınız açıklamada bahse konu olan firmanın hükümete yakın olan esnaflara zorluk çıkarttığı yönünde. Nasıl tanımlıyorsunuz bu yapıyı? M. VEYSİ TUNCA: Şu anda Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümete karşı olan yapı, paralel yapıdır. Paralel yapı bana göre sistematik bir savaş yürütüyor. Buda şu şekilde oluyor; Ben Ak Partiliyim, Cumhurbaşkanı taraftarıyım, esnafım, beni ve benim gibileri bir şekilde yok edecek sistematik bir savaş yürütüyorlar.
BEŞENK: Bu örneği somutlaştırabilirmisiniz?
M. VEYSİ TUNCA: Şu anda Karavilin sahip olduğu mağazaların yüzde 90’ı kendi mülküdür ve bunun birçoğunu da kendi bayilerini sistematik bir şekilde batırarak bu mülklere sahip olmuştur. Hatta bayilerin içinde intihar edenleri bile var. Bir bölge bayisinin bayileri sürekli batıyorsa bunun suçunu bayilerde aramamak lazım, Karavili sorgulamak lazım neden bu duruma geliniyor diye.
BEŞENK: Karavil gurup arandığı zaman müşterilere verilen yanıtlar arasında sizin kendilerine 2,5 Milyon lira civarında borcunuzun olduğu ve bu nedenle size ürün göndermedikleri yönünde diye duyumlar aldık. Borcunuz bu kadar mı kendilerine?
M. VEYSİ TUNCA: Kesinlikle öyle değil. Bayiliği ilk aldığınız zaman adınıza teminat, senet alınır ve ardından da çek verilmek sureti ile ürün bağlantısı yaparız. İlk çalışmaya başladığımız zaman 500 Bin lira teminat ile ortaklarımla birlikte bu işe girmiştik. Ortaklarımız onların hal ve hareketlerinden rahatsız oldular ve çekilmek zorunda kaldılar. Bizden teminatımızı artırmamızı talep ettiler, 3 defa teminat artırdık. Toplamda 850 Bin TL teminat mektubu verdik, 33 dönüm de arazi verdik ve devam etmek istemiştik. Buna rağmen bize sıkıntı çıkarmaya devam ettiler. Bizden gücümüzün üzerinde ekstra teminatlar istediler, bu teminatları vermememiz halinde ürün vermemekle tehdit ettiler. En son gelinen aşamada teminatımız oranında ürün vereceklerini beyan ettiler. Cevaben şahsımda madem teminatımız kadar ürün vereceksiniz, neden bağlantı çeklerimizi bizden alıyorsunuz diye sordum. O zaman çekle çalışmanın bir anlamı yok, nihayetinde teminatımız oranında ürün vereceksiniz dedim. Buna rağmen bizden çeklerimizi alarak kendi ticaretinizde kullanıyorsunuz ve buna karşılık ürünlerimizi de bize göndermiyorsunuz dedim. Böyle olunca hem çeklerimizi alıyorlar hem de ürün göndermiyorlar. Doğal olarak ta bizde müşterilere ürün teslim edemiyoruz. Müşterileri gözünde ise sanki o ürünleri biz teslim etmek istemiyoruz imajı doğuyor. Mağdur pozisyondaki vatandaşlarımızın talep ettikleri ürünler Karavilin deposunda ve bize teslim etmiyorlar.
BEŞENK: Diyarbakır’da yüzün üzerinde şahıs hakkınızda Nitelikli Dolandırıcılıktan dava açmış durumda. İş yerinizde oturmak yerine neden gittiniz?
M. VEYSİ TUNCA: Biz müşterilerimiz ile yaptığımız satışların parasını Karavile gönderiyoruz, çeklerini ödüyoruz, Öyle müşteriler var ki bu sıkıntılı süreçte ürün iptali istediler. Ödemelerini Karavile yaptığımız için geri ödeme yapamıyorduk. 500 TL’si bile bizde olan müşteri bile öyle sıkıntılar çıkartmaya başlamıştı ki sürekli tehditler alıyorduk. Bizde olaylar büyümesin, daha kötü noktalara gitmesin diye belli bir zaman uzaklaşmanın hayırlı olacağını düşündük. Bu sür zarfında da kim haklı, kim haksız ortaya çıksın diye uzak duracağız. Karavillerle yaşadığımız bu sıkıntılara dair geçmişten bu yana kadar yaptığımız yazışmalar, mailleşmeler, belgeler mevcuttur. En son noterden ihtarname çektiğimiz dahi mevcuttur. Bu belgeleri yakın zamanda basın ile paylaşarak kamu oyunu aydınlatacağız. Adli süreci de başlatarak kimin haklı, kimin haksız olduğu ortaya çıkacaktır.
BEŞENK: Mağdur vatandaşların mağduriyetlerini giderme noktasında bir çalışmanız var mı?
M. VEYSİ TUNCA: Şu anda mağazamda 550 bin TL değerinde ürünüm var, stoklarımda da 350 Bin TL’lik ürünüm var. Bunun yanı sıra alacaklarımda mevcut. Alacaklarımı tahsil ederek mağdur vatandaşlarımızın ödemelerini yapacağım. Çok sistematik bir algı oluşturarak herkese borçlu olduğumuzu lanse ediyorlar. Mağdur vatandaşlarımızın ödemelerini ALLAH’ın izniyle sıkıntısız bir şekilde yapacağım.
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|