SON DAKİKA
Yeniden Refah Partisi Diyarbakır İl…
Diyarbakır Yazarlar ve Şairler Derneği’nden…
Kadir Canpolat'tan CHP'li Milletvekillerinin Bakan…
“Yılın En Centilmen ve Başarılı…
İtirafçı oldu, serbest kaldı, kent halkı tepkiliDİYARBAKIR - Diyarbakır’da her yüz kişiden 99’unun terör örgütü FETÖ/PDY’nin önemli isimlerinden biri olarak göstereceği Dicle Üniversitesi Rektör Yardımcısı Aslan Bilici, emniyette itiraflarda bulununca serbest kaldı. Kent halkı, Bilici’nin serbest kalması üzerine sosyal medyada büyük tepki gösterdi.
KENT HALKI TEPKİLİ, YENİDEN GÖZALTINA ALINABİLİR Sosyal medyayı adeta yıkan Diyarbakırlılar, Bilici’nin Rektörü bile yönlendiren azılı bir terör örgütü FETÖ üyesi olduğunu, Bilici hakkında şikayetçi olacaklarını dile getirerek karara tepki gösterdi. FETÖ üyelerinin çok iyi yaptığı takiyeyi Bilici'nin de iyi yaptığını dile getiren vatandaşlar, emniyetin ve savcılığın bu tur kurnazlıklar karşısında dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini ifade ediyor. Sosyal medyadaki büyük tepki üzerine, FETÖ soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcılığının; Bilici’nin serbest kalmasına itiraz ederek yeniden gözaltına alınmasını isteyebileceği yorumları yapılıyor. Fettullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’na (FETÖ/PDY) yönelik operasyonlarda gözaltına alınan D.Ü eski Rektör Yardımcısı Aslan Bilici, Emniyetteki ifadesinde önemli açıklamalarda bulundu. 2008 yılında göreve geldiklerinde akademik kadroyu “PKK sempatizanı” olmakla suçladıklarını belirten Bilici, daha sonra bu kadroların yerine FETÖ/PDY ve çeşitli cemaatlerden öğretim üyeleri aldıklarını söyledi Darbe girişiminin ardından Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’na (PDY) yönelik operasyonda Dicle Üniversitesi’nden Rektörü Prof.Dr. Ayşegül Jale Saraç, Rektör Yardımcısı Sabri Eyigün ve Genel Sekreteri Mustafa Tuna tutuklanırken, üniversitenin 64 akademik ve idari personeli gözaltına alındı. Darbe girişiminden sonra görevden alınan ve FETÖ soruşturmasında gözaltına alınanlardan biri de eski Rektör Yardımcısı Aslan Biliciydi. Bilici gözaltındaki ifadesinde Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (PDY) ve diğer cemaatler hakkında ilginç itiraflarda bulundu. Göreve geldiklerinden bu yana FETÖ/PDY yapılanması ve çeşitli cemaatlerden öğretim üyeleri aldıklarını,17-25 Aralık Aralık soruşturmasının ardından Gülen cemaati üyelerini engelleyemeye çalıştıklarını hatta kendisinin bu yapıya üye akademisyenlerin unvan almasını engellemek için YÖK ile görüştüğünü söyledi. YAPININ LİSTESİNİ YAPMAYA BAŞLADIM Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Kırkıncı cemaati üyesi olduğunu söyleyen Bilici, darbe girişiminin ardından üniversitede FETÖ üyesi olduğunu düşündüğü kişilerin listesini yapmaya başladığını belirtti. Bilici, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. AKADEMİK KADROYU “PKK SEMPATİZANI” OLMAKLA SUÇLADI Eski Rektör Yardımcısı Aslan Bilici, 2008’de göreve geldiklerinde akademik kadroyu “PKK sempatizanı” olmakla suçladı ve muhafazakar kesimle birlikte hareket ettiklerini söyledi. Bilici, “Muhafazakar kesim olarak değişik gruplardan birlikte hareket ettik ve 2008 yılında Ayşegül Jale Saraç rektör seçildi bende rektör yardımcısı olarak görev yapmaya başladım. Bu süreçten sonra muhafazakar gruplardan öğretim elemanı alınmaya başlandı. Sadece Gülen’in elemanları alınmadı, her gruptan eleman alındı. Amaç üniversiteyi bölücü terör örgütü PKK’ya sempati duyan kadrolardan kısmen de olsa kurtarmaktı” dedi. “17-25’TEN SONRA BİR KISIM İDARİ KADROLAR UZAKLAŞTIRILDI” 17-25 Aralık operasyonlarının ardından Gülen cemaatinin üniversitede kadrolaşmasını engellemeye çalıştıklarını anlatan Bilici, “17-25 Aralık operasyonuna kadar bu şekilde devam etti. Bunun sonrasında ise paralel yapının amacı anlaşılınca bir kısım idari kadroları üniversiteden uzaklaştırdı. Bu süreçte paralel yapı mensubu kimse üniversiteye alınmadı. Hatta paralel yapıya mensup doçentlik unvanı bekleyen kişilere ilişkin bizzat YÖK ile görüştüm unvan almalarının önüne geçmeye çalıştım” dedi. “BEN PARALEL DEĞİL KIRKINCI CEMAATİNDENİM” Kırkıncı Cemaati üyesi olduğunu söyleyen Bilici,“Ben paralel yapının dışında yer alan bir gruba mensubum, mensup olduğum grupta açık açık bu yapının yaptıklarını geçmişten bu yana eleştirmiştir. Üniversiteyi okuduğum dönemde de paralel yapı ile zıt olan bu yapıyı eleştiren Kırkıncı grubunun evlerinde kaldım. Ben paralel yapının parayı öncelemesi ve başörtüsü konusundaki tavrı nedeniyle de tepkiliyim” dedi. DARBE GİRİŞİMİNDEN SONRA FETÖ’CÜLERİN LİSTESİNİ YAPMAYA BAŞLADIM Darbe girişiminin ardından üniversitede FETÖ’ye yakın olduğunu düşündüğü kişilerin listesini yapmaya başladığını açıklayan Bilici, şunları söyledi: “15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra FETÖ’cü yapıya mensup olduğunu bildiğimi kişilerin çalıştığı bölümler ve fakülteler dikkate alınarak isimleri not etmeye başladım. Bir kısmı not kağıdına yazdım bir kısmını flaş diske yüklemiştim. Hatta gözaltına alınmadan bir gün önce TEM şubeye giderek bu isimlere ilişkin hazırlıklarımın olduğunu ve bilgisini vereceğimi söylemiştim ancak gözaltına alınınca bunları veremedim. Eşime bu bilgileri ve dokümanları polise vermesini söyledim eşim de bunları polise verdi” diye konuştu. “BİLİCİ ETKİN PİŞMANLIKLA SERBEST” Mahkeme Bilici’yi adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. Mahkeme tutanağında “Şüpheli Aslan Bilici’nin üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğine dair tanık beyanları, ihbar tutanağı içerikleri dikkate alındığında şüphelinin silahlı terör örgütüne üye olduğuna dair kuvvetli suç şüphesi oluşturan somut deliller mevcut ise de şüphelinin örgüte ve örgüt üyesi olduğu iddia edilen kişilere ilişkin bilgi vererek adalete yardımcı olduğu ve etkin pişmanlıkta bulunduğu dikkate alındığında şüpheli hakkında bu aşamada tutuklama tedbirinin ölçülü ve orantılı olmayacağı dikkate alınarak şüphelinin silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklanmasına ilişkin Diyarbakır C.Başsavcılığının talebinin reddine, şüphelinin üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti ile mevcut delil durumu dikkate alınarak şüpheli hakkında adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasına…” ifadesi yer aldı. KENT HALKI TEPKİLİ Kent halkı, Bilici’nin serbest kalması üzerine sosyal medyada büyük tepki gösterdi. Sosyal medya üzerinden vatandaşlar, Bilici’nin Rektörü bile yönlendiren azılı bir FETÖ’cü olduğunu, hakkında şikayetçi olacaklarını dile getirerek tepki gösterdi. Bilici’nin FETÖ’cülerin kendini gizlemek için yaptıkları takiyeyi çok iyi yaptığını dile getiren vatandaşlar, emniyetin ve savcılığın bu tur kurnazlıklar karşısında dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini ifade ederek tepki gösteriyor. YENİDEN GÖZALTINA ALINABİLİR Bu tepki üzerine, FETÖ soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcılığının; Bilici’nin serbest kalmasına itiraz ederek yeniden gözaltına alınmasını isteyebileceği yorumları yapılıyor. ÖZGÜR HABER.
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|