SON DAKİKA
Türkiye’de Boşanma İstatistikleri: Şiddetli Geçimsizlik…
Lider Akademi Özel Eğitim Merkezi’nde…
Ay’dan ‘3 Aralık Dünya Engelliler…
Gökçe'den ‘3 Aralık Dünya Engelliler…
Bağlar’da “Toplumsal Cinsiyet” eğitimi sona erdiBağlar Kadın Kooperatifi ortaklığı ve İngiltere Büyükelçiliği'nin katkıları ile “Gençlerle İnsan Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi” kapsamında planlanan “Toplumsal Cinsiyet” seminerleri verildi.Bağlar Belediyesi Ferzad Kemanger Eğitim Destek Evi Seminer Salonu’nda gerçekleştirilen eğitim semineri Feminist akademisyen Yazar İlknur Üstün ve Eğitim-Sen Üyesi Figen Aras Kaplan tarafından verildi. “Toplumsal Cinsiyet” eğitimine yoğun ilgi gösteren gençlerin yaşadıkları örnekleri paylaşmaları renkli tartışmaların orta çıkmasına neden oldu. Kadınlık ve erkekliğin küçüklükten itibaren başladığını söyleyen Feminist akademisyen İlknur Üstün bu kavramlardan birinin yüceltme diğerinin ise aşağılama amacıyla kullanıldığını belirtti. Mesleki yönlendirmelerin tam da bu cinsiyet rollerinin bir takım yapılabilecek ve yapılamayacak davranış kalıpları tarafından oluşturulduğunu ifade eden Üstün, “Özellikle kadınlığın ve erkekliğin toplumsal olarak nasıl kurgulandığını örneklerde görüyoruz. Bir kadınlık ve erkeklik rollerine uygun mesleki yönlendirmeler başlıyor” dedi.
Cinsiyet kalıpları
İsimlendirmelerle cinsiyet kalıplarına göre çocuklara roller verildiğini söyleyen Üstün, “İsimlendirmeler, beklentiler, onaylama ya da cezalandırmalar çocukların çok yaştan itibaren birtakım kalıplara uygun biçimlenmelerini sağlar. Bunlara cinsiyet kalıpları deriz. Yine isimler ailemizin bizden beklentilerini, bizimle ilgili umutlarını yansıtır. Bunlar, toplumdaki kadınlık ve erkeklikle ilgili değer yargılarıyla bağlantılıdır” diye konuştu.
Seminerde Eğitim-Sen Üyesi Figen Aras Kaplan özellikle kadın ve erkek rollerinin belirlemeleri sonrasında ortaya çıkan eşitsizlik ve bunun yarattığı sonuçları ele aldı. Kaplan, eşitsizlik ve baskılanmayla birlikte kadın hareketlerinin nasıl ve ne zaman ortaya çıktığını ve bu mücadelenin nasıl verdiğini anlattı. Kaplan, “İnsanlık tarihi sadece ezilenlerin tarihi değil, ezilmeyle birlikte mücadele eden ciddi kadın kahramanlarının tarihidir de. Bunu böyle belirtmek gerekiyor. Kadın hareketlerinin kazanımları, kadın örgütlenmesinin gerekliliği ve bununla birlikte ciddi sorgulamaları ele aldık. Çünkü gençlik gerçekten bizim geleceğimizin umudu ve gençliğin bunu sorgulaması bunu böyle ele alınması gerekir diye düşünüyoruz ve bu çalışmayı da bu temelde ele alıyoruz” şeklinde konuştu.
Eğitimlerle aydınlanıyoruz
Seminerin ardından, katılımcı öğrencilerden biri olan Şevin Sonsuz bu eğitimle birlikte kadın ve erkeklere dayatılan rolleri daha iyi anladıklarını söyleyerek şöyle konuştu: “Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet hakkında aldığımız eğitimde toplumun bize dayatmış olduğu cinsiyet kimliklerinin bizi kalıplara sığdırdığını öğreniyoruz. Toplumda bazı değişiklikler yaratmamız için önce kendimizde başlamamız gerektiğini ve kendimizle başlayan bir değişimle bazı şeyleri başarabileceğimizi öğreniyoruz”.
“Toplumsal Cinsiyet” eğitiminde birçok şey öğrendiğini ve aydınlandığını söyleyen öğrencilerinden Mehmet Önen ise şöyle devam etti: “Biz bu seminere katıldığımız zaman öncelikle kendi çevremizi ve toplumumuzdaki küçük sorunları yenmeyi öğreniyoruz. Kendimiz aydınlanıyoruz. Kendimizi aydınlattıktan sonra çevremizi de aydınlatırız”.
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|